İstanbul'da Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına aldıran soruşturmalar, ses kaydıyla başladı. İki ayrı soruşturmada 87 kişi gözaltına alındı ve protestolar yaşandı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen yolsuzluk ve terör soruşturmalarında gözaltına alınan şüpheliler, sağlık kontrolünden geçirildi. Gözaltına alınanlar arasında İBB Başkan Danışmanı Murat Ongun ve Beylikdüzü Belediye Başkanı Murat Çalık da bulunmaktadır. İmamoğlu'nun da sağlık kontrolü için aynı yere götürüldüğü öğrenildi.
Soruşturmalar kapsamında, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun da aralarında bulunduğu 83 şüphelinin gözaltına alındığı, 10 şüphelinin firari olduğu ve 7 şüphelinin yurt dışında bulunduğu tespit edilmiştir. Terör örgütü PKK/KCK'ya yardım etmek suçlamasıyla yürütülen soruşturmada ise 7 şüpheliden 4'ü gözaltına alınmıştır.
Soruşturmaların başlamasına neden olan ses kaydı, iş insanı Hasan Şentürk tarafından savcılığa verilmiştir. Bu ses kaydından yola çıkan soruşturma ekipleri, İmamoğlu ve diğer şüphelilerin bir dizi suç işlediğini iddia etmektedir. Suçlamalar arasında, “suç örgütü yöneticisi/üyesi olmak, nitelikli dolandırıcılık, rüşvet” gibi ağır suçlar yer almaktadır.
Bu süreçte, İmamoğlu'nun Beylikdüzü Belediye Başkanlığı döneminden itibaren yanında olan kişileri, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduktan sonra önemli görevlere getirdiği iddia edilmektedir. Şüphelilerin, suç örgütünün devamını sağlamak için kendi alt yapılanmalarını oluşturduğu öne sürülmektedir.
İddialara göre, Ekrem İmamoğlu'nun suç örgütü lideri olduğu ve Murat Ongun, Tuncay Yılmaz gibi isimlerin ise örgüt yöneticisi olarak yer aldığı belirtilmektedir. Diğer 95 şüphelinin ise örgüt üyesi olduğu öne sürülmektedir. Bu yapıdan elde edilen haksız kazancın 560 milyar lira olduğu iddia edilmektedir.
İddialar, İBB'nin çeşitli birimlerinde ve iştiraklerinde görev alan kişilerin, suç örgütünün faaliyetleri doğrultusunda hareket ettiğini göstermektedir. Bu durum, kamuoyunda büyük bir yankı uyandırmış ve soruşturmaların derinleşmesine neden olmuştur.
İstanbul Büyükşehir Belediyesine yönelik yolsuzluk ve terör soruşturmalarını protesto amacıyla düzenlenen izinsiz gösteride, grup ile polis arasında arbede yaşanmıştır. Göstericiler, İBB'nin Saraçhane'deki binasının önünde toplanmış ve Taksim'e yürümek istemiştir. Polis ekipleri, gruba müdahale ederek izin vermemiştir.
Göstericilerin, polis ekiplerine çeşitli materyaller atması üzerine arbede yaşanmıştır. Polis, durumu kontrol altına almak için biber gazı kullanmıştır. Bu olaylar sırasında bazı polis memurları yaralanmıştır ve güvenlik güçleri, göstericilere karşı sert önlemler almıştır.
Protestolar sırasında, Ankara'da düzenlenen izinsiz gösterilerde bir polis memuru başından yaralanmıştır. Gözaltı kararını protesto eden gruplar, sloganlar atarak Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne yürümek istemiştir. Ancak polis, grubu dağılmaları yönünde uyarmıştır.
Güvenpark'ta toplanan kalabalık, ODTÜ önünde de izinsiz gösteri yapmıştır. Çevik kuvvet ekipleri, gruba dağılmaları için uyarıda bulunmuş, buna rağmen göstericiler polise mukavemet göstermiştir. Olaylar sırasında, bazı göstericilerin kaldırım taşlarını sökmeye çalıştığı gözlemlenmiştir.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, protesto gösterilerine ilişkin açıklamalarda bulunmuştur. Yerlikaya, halkı sokağa çağırmanın sorumsuzluk olduğunu belirtmiş ve provokatörlerin oyununa gelinmemesi gerektiğini vurgulamıştır. Polislerin, halkın huzur ve güvenliğini sağlamak için görev başında olduğunu ifade etmiştir.
Bu süreçte, halkın sokağa dökülmesinin sonuçlarının ağır olabileceğini belirten Yerlikaya, güvenlik güçlerinin her zaman görevde olduğunu ve provokasyonlara karşı dikkatli olunması gerektiğini söylemiştir. Bu tür eylemlerin, toplumsal huzuru bozabileceği konusunda uyarılarda bulunmuştur.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, İstanbul Büyükşehir Belediyesine yönelik soruşturmalar üzerinden yapılan sokak çağrılarına karşı çıkmıştır. Tunç, bu tür eylemlerin hukuk dışı olduğunu ve kabul edilemeyeceğini belirtmiştir. Yargı makamlarının bağımsız olduğunu ve kararlarını dosya kapsamına göre vereceğini ifade etmiştir.
Halkın, yargı sürecine müdahale etmemesi gerektiğini vurgulayan Tunç, provokatif açıklamalardan kaçınılması gerektiğini belirtmiştir. Soruşturmanın sonucunun beklenmesi gerektiğini ve bu süreçte sağduyulu olunması gerektiğini ifade etmiştir.
İBB'ye yönelik soruşturmayı protesto eden bazı eylemciler, İBB binasına girmeye çalışmıştır. Göstericiler, polisin engellemelerine rağmen barikatları aşmaya çalışmış ve arbede yaşanmıştır. Bu sırada, güvenlik görevlileri ile göstericiler arasında çatışmalar meydana gelmiştir.
Göstericilerin, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'i hedef alarak sloganlar attığı gözlemlenmiştir. Bu durum, protestoların ne denli gergin geçtiğini göstermektedir. Eylemcilerin, İBB binasına girmeye çalışması, güvenlik güçlerinin müdahalesiyle sonuçlanmıştır.
MASAK raporuna göre, Ekrem İmamoğlu'na ait olan İmamoğlu İnşaat'ın üç yıl içinde 117 taşınmaz aldığı belirtilmiştir. Bu taşınmazların kaynağının belirsiz olduğu ifade edilmektedir. İmamoğlu'nun mal varlıkları, soruşturma kapsamında incelenmektedir.
İmamoğlu'nun mal varlıklarına el konulması, kamuoyunda büyük bir tartışma yaratmıştır. Bu durum, soruşturmaların derinleşmesine ve daha fazla dikkat çekmesine neden olmuştur. İmamoğlu'nun mal varlıkları üzerindeki incelemeler, yargı sürecinin önemli bir parçasını oluşturmaktadır.
İBB'ye yönelik soruşturma kapsamında, Ekrem İmamoğlu'nun basın danışmanı ve diğer bazı isimlerin mal varlıklarına el konulmuştur. Bu durum, soruşturmanın ciddiyetini artırmıştır. İlgili makamlar, bu süreçte gerekli adımları atmaktadır.
İlgili kişilerin mal varlıklarının el konulması, kamuoyunda büyük bir yankı uyandırmıştır. Soruşturmanın ilerleyişi ve sonuçları, toplumda merakla takip edilmektedir. Bu süreçte, yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı ön planda tutulmaktadır.